BESİNLERİN SİNERJİK ETKİLERİ

KAPSAİSİN İLE ORTA ZİNCİRLİ YAĞ ASİDİ

Acı biberin içinde bulunan kapsaisinin metabolizmayı hızlandırıcı özelliği bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar bu etkinin orta zincirli yağ asidi içeren yağlarla birlikte tüketildiğinde %51 oranında arttığı gözlemlenmiş. Hindistan cevizi yağı ve kırmızı biberi bir arada tüketerek daha fazla yağ yakımı sağlayabilirsiniz.
Yapılan çalışmada, 30 gram acı bibere 15 gram Hindistan cevizi yağı kullanılmış, yani oran 2:1
Orta zincirli yağ asitleri vücuda girdiği andan itibaren doğrudan enerji için kullanıma hazırdır, işlenmesine gerek yoktur. Hindistan cevizi yağı aynı zamanda enerji oranını artırır.
Orta zincirli yağ miktarları: Hindistan cevizi yağı: %55
Tereyağ %5
Hurma çekirdeği yağı %54

SULFORAFAN İLE SELENYUM

Sulforafan, turpgillerden sebzelerde bulunan bir bileşiktir. antikanserojen, antiinflamatuvar, toksinlerden arınmayı da sağlayan birçok işlemleri vardır.
Selenyum bizi vücudumuzdaki kimyasal reaksiyonların zararlı atıklarından ve dışarıdan maruz kaldığımız bir çok serbest radikallerden koruyan antioksidan enzimler yapmaya yarar. Yağlı tohumlar, kabuklu yemişler, tavuk, balık, hindi eti, deniz ürünleri, tahıllar ve yumurta, selenyum içeriği yüksek besinlerdendir.

Araştırmalar, sülforafan ve selenyumun birlikte tüketilmesinin kendi başlarına olduğundan dört kat daha etkili olduklarını göstermiştir.

Brokoli veya bürüksel lahanasını zengin bir selenyum kaynağı olan brezilya cevizi ile tüketebilirsiniz. Tavuğun yanında lahana, balığın yanında rokayı birleştirebilirsiniz.

ALLİUM İLE ÇİNKO

Allium içeren soğan, sarımsak, pırasa, frenk soğanı ile çinko içeren besinlerin kombinasyonu, çinkodan daha çok faydalanmayı sağlar. Çinko vücut tarafından daha iyi emilebiliyor.
En iyi kombinasyonlar;
Kuru fasülye yemeğinizi birkaç diş sarımsak ile hazırlamak,
Et güveç içine sarımsak eklemek.
Sarımsaklı karides
Humus

QUERSETİN İLE C VİTAMİNİ

Quercetin içeren kapari, kuzukulağı, dereotu, turp yaprakları, kırmızı soğan, karamürver, rezene, radika gibi besinleri C vitamini içeren limon, portakal, kırmızı çarliston biber, brokoli gibi besinlerle birlikte tüketmek quercetinden daha çok faydalanmayı sağlıyor. Quercetin böylece vücut tarafından daha iyi emilebiliyor.
Quercetinin: Meyve ve sebzelerden aldığımız o acımsı tattır.

Etkileri:

İnflamasyondaki pek çok enzimleri bloke ederek histamin salgılanmasını engeller.
Hücre yenilenmesini hızlandırıyor, yaşlı hücreleri temizliyor.

Çok güçlü antioksidan, antienflamatuvar.
Prostat kanserini önlemede ve tedavide etkili bulunmuş.

Alzheimer, demans gibi beyin ilişkili hastalıklarda faydalı.

Alerjileri ve histamin intoleransı olanlar için yaşam kalitesini arttırır.

Histamini salgılayan hücreden histamin salgılanmasını engelliyor.

Karaciğer, akciğer, meme, idrar torbası, kan, kalın bağırsak, yumurtalık, lenf ve böbreküstü bezi kanserinde de benzer sonuçlar alınmış.
Kan basıncını düzenler.

LİKOPEN İLE QUERCETİN

Birçok çeşidi bulunan Polifenoller, bitkinin kendini korumak üzere ürettiği kimyasallardır. İki ayrı grubun üyesi karotenoidlerden likopen ile fenolik bileşiklerin flavanoidlerinden quercetin birlikteliğinde neler oluyor?
Polifenoller yaşamamız için şart değil, ama sağlığımızı olumlu etkiler. Hastalıklardan korur, hatta tedavide fayda sağlayabilir.
Quercetin ve likopen birlikteliği, ikisinin tek tek kullanımından daha etkili.
Son yapılan bir çalışmada quercetin ve likopenin bir arada kullanılması ile kalp sağlığında etkili olduğu gözlemlenmiş.

FİTOBESİNLER İLE DOYMAMIŞ YAĞLAR

Birlikte yenildiğinde birbirinin etkisini, emilimini arttıran besinler.
Sağlığımız üzerine mucize minik dokunuş etkileri olan fitobesinler renkli sebze ve meyvelerde bolca var. Fitobesinlerin tekli doymamış yağlarla (monounsatüre) birlikte alınması vücudumuz tarafından 3 kat gibi çok daha iyi emildiği görülmüş.
Bu tip yağlar için iki kaynak var:
Kuruyemişler
Avokado
Zengin fitobesin içeren salatamıza her türlü kuruyemiş ekleyebiliriz.
Ceviz için: Bağırsak geçirgenliği, histamin intoleransınız varsa deri reaksiyonları, bağırsak sorunları vb. yaşayabilirsiniz o yüzden kullanırken dikkat! Ceviz yerine badem ve fındık kullanabilirsiniz.

İNDOL 3-CARBİNOL İLE ASİDİK Ph

Kükürtlü̈ sebzelerin içindeki toksinlerle savaşan indol 3-karbinolün açığa çıkabilmesi için asite ihtiyaç̧ vardır. Güçlü̈ düşük pH’ lı mide asidi bu anlamda çok önemlidir.
Açığa çıkan indol 3-karbinol hücre içindeki aryl hydrocarbon reseptörüne bağlanarak detoksifikasyon işini başlatır. Aksi takdirde bağırsaklarımıza gelene kadar serbestleşemez.
Yalnız bağırsak bakterileri bu parçalama işini yaparak,  indol 3-karbinolü açığa çıkmasını sağlayabilir ancak bunun için bağırsaklarda yeterli miktarda mikrobiyata bulunması şart.

Brokoli, soğan, roka gibi indol-3 carbinol bulunan sebzelere pH değeri 2 olan limonu sıkarak yemeliyiz. Sirke de kullanabiliriz.
Özellikle kükürtlü sebzeleri açken yemeye özen gösterelim çünkü midemiz boşken mide asiti en yüksek seviyelerdedir.

GLİKOSİNOLAT İLE LİKOPEN

Likopen domateste özellikle de kuru domateste bolca bulunan kanser önleyici etkisi bulunan bir bileşendir.
Glikosinolat ise sülfür içeren yiyeceklerde bol miktarda bulunur.
Glİkosinolatın içindeki sulforaphane ve indole-3-carbinol’ün kanseri önleyici etkisi kanıtlanmış̧.
Bu ikilinin birlikte tüketilmesi kanser hücrelerinin büyüme hızını bile yavaşlatmış̧, hatta küçültmüş.
Glikosinolatlar bitkilerin tohum başta olmak üzere kök, yaprak ve saplarında yer alır. Günlük hayatta sıklıkla tükettiğimiz brokoli, karnabahar, lahana, tere, turp, şalgam, kolza ve roka gibi sebzelerde bulunur. Glikosinatlar, sebze pişirildiğinde ya da uzun vade bekletildiğinde azalma gösterir.

CURCUMİN İLE PİPERİNE

Zerdeçal ile karabiber birlikte aynı zamanda bağırsakta bulunduğunda zerdeçalın bileşeni olan curcumini hızla bağırsaklarımızdan emiyoruz. Tek başına tükettiğimizde 4 saat sonra emilirken, karabiber ile birlikte tüketildiğinde karabiberde bulunan piperine bileşeninden kaynaklı1-2 saat içinde kan seviyesi çok fazla artış gösteriyor.
100gram zerdeçala 1gram karabiber eklemek yeterli olacaktır. Zerdeçalın aktif maddesi curcuminin açığa çıkması için en iyi pişirme sıcaklığı ve süresi: 80 derece üzeri sıcaklıkta 30 dakika pişirmek.

Faydaları
Antikanserojen
İnflamasyona bağlı ağrıları azaltıyor.
Kas-iskelet sistemi ağrılarını azaltmada yardımcı.
Çok güçlü antienflamatuvar ve antioksidan.
Kalp-damar sağlığına faydalı.
Alzheimer ile ilgili çalışmalarda olumlu etkisi gözlemlendi.
Beyin sağlığı için faydalı.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezler kullanmaktadır. Kabul Et Devamını Oku