System 20 diyeti, Dr. Mehmet Öz’ün 2020 yılında tanıttığı diyet programıdır. Dr. Mehmet Öz’e göre konu uzun ve sağlıklı yaşamsa eğer, artık ne yediğiniz ya da ne kadar yediğinizden ziyade ne zaman yediğinizdir. İşte burada yola çıkarak Dr. Öz yeni yaşam planı olan System 20’yi tüm dünyaya tanıttı.
System 20 genel olarak, kilo kaybını hedeflemekten ziyade daha çok genel bir yaşam tarzı değişikliğine odaklanıyor. Bu sayede ise, kalp krizi, diyabet, inme gibi sağlık problemlerini %20 azaltabileceğine güveniyor. System 20 fikri ise bu aşamada kemirgenlerden esinlenerek hazırlanan bir diyet programı olma özelliğini taşımaktadır. 1930’lu yıllarda bir araştırmacı, uzun yaşayan ve az kalori alan kemirgenleri araştırmaya başlıyor. Edinilen bilgiler ışığında ise kemirgenlerin, hâlâ uygulanmakta olan aralıklı oruç yöntemi ve belirli zamanlarda beslenme alışkanlıklarına kurulu olduğu bulunmuştur.
System 20 diyeti, metabolizmanın düzenlenmesini ve yağ yerine enerji toplanmasını sağlıyor. System 20’nin dayandığı formül ise oldukça basit. İnsan vücudu sabah saatlerinde karbonhidrat, gece saatlerinde ise yağ yakımına başlamaktadır. Bu yüzden System 20’de yeme planı sabah 11:00 ile akşam 19:00 arasında olmalıdır. Bu yaşam planını uygulamanın kişilerdeki pozitif yönleri ise ruh hâline, hafızaya, enerjiye, kan şekerine, kan basıncına fayda sağlaması şeklinde özetlenebilir. System 20 özellikle diyabetliler için oldukça fayda sağlamaktadır. Bunun nedeni ise, öğünler arasında zaman bırakmak hem kişinin kilo almasını engelleyecek hem de uyku düzenini destekleyecektir.
İşte System 20’de Beslenme Planı
Dr. Mehmet Öz’ün hazırlamış olduğu System 20 planına göre gün içerisinde almanız gereken kalorinin %80’ini öğleden sonra saat 15:00’a kadar almanız gerekmektedir. Bunun anlamı öğle yemeğinizin en zengin besin değerlerini, akşam yemeğinizin ise en hafif öğününüzün olduğudur. Atlanmaması gereken en önemli noktalardan biri ise gece saatlerinde yemek yenmemesi gerektiğidir. System 20’deki yeme planı özetle son öğününüz ile bir sonraki gün ilk öğününüz arasında en az 12 saatlik boşluk bırakılması yönündedir. Tüm bu bilgiler ışığında ise gün içindeki yemek planı şu şekilde olmalıdır;
- Kahvaltı: Uyandıktan hemen sonra kahvaltı yapılmamalıdır. Bunun yerine günün ilk öğünü için öğleden önce saat 11:00’i beklemeniz gerekiyor. Kahvaltının hafif ve besleyici olması da oldukça önemli. Bunun için günün ilk besinlerini bir avuç kuruyemiş (badem, fındık gibi), kahve ya da yaban mersini ekleyeceğiniz bir kâse yoğurt ile yapabilirsiniz.
- Öğle Yemeği: Öğle yemeği günün en zengin ve besleyici öğünü olmalıdır. Et tükekilecek ise eğer protein bakımından zengin ancak yağsız olmalıdır. Bu yüzden yağsız balık, tavuk göğsü idealdir. Etin yanında sebze tüketilebilir Bunların haricinde bitkisel bazlı protein alımı tercih ediliyorsa eğer fasulye ya da nohuta yönelinebilir.
- Ara Atıştırmalıklar: Öğle yemeği bittikten sonra sizi akşam yemeğine kadar tok tutmasını sağlamak için atıştırmalıklara yönelebilirsiniz. Ancak burada bahsettiğimiz atıştırmalıklar da kesinlikle işlenmiş ya da yağlı gıdalar olmamalıdır. Bu noktada tercih edebilecekleriniz arasında öncelikle kuruyemişler, fındık ezmesi, elma, muz seçeneklerini deneyebilirsiniz.
- Akşam Yemeği: En geç saat 19:00’a kadar akşam yemeğinizi bitirmiş olmaya özen göstermelisiniz. Yukarıda bahsettiğimiz gibi zaten öğle yemeğinizi doyurucu ve zengin bir menü ile gerçekleştirdikten sonra akşamları daha hafif beslenmeye özen gösterilmelidir. Bunun için ilk tercihiniz arasında ton balıklı salata veya tavuk göğsü ile desteklenmiş salata tabağı olabilir. Bu sayede vücudunuzun ihtiyaç duyduğu proteini ve salatalardan elde edeceğiniz mineral ve vitaminleri kazanmış olursunuz.