Oolong çayı, geleneksel bir Çin çayıdır. Yeşil çay ve siyah çay yapmak için kullanılan aynı bitki olan Camellia sinensis bitkisinin yapraklarından yapılır. Aradaki fark, çayın nasıl işlendiğidir.
Tüm çay yaprakları, oksidasyon adı verilen kimyasal bir reaksiyon oluşturan belirli enzimler içerir. Yeşil çay yapraklarını koyu siyah bir renge dönüştüren şey oksidasyondur.
Yeşil çayın fazla oksitlenmesine izin verilmez, ancak siyah çayın siyaha dönene kadar oksitlenmesine izin verilir. Oolong çayı ikisinin arasında bir yerdedir, bu nedenle kısmen oksitlenmiştir.
Bu kısmi oksidasyon, oolong çayının renginden ve karakteristik tadından sorumludur. Bununla birlikte, yaprakların rengi yeşilden koyu kahverengiye kadar farklı markalara göre değişebilir.
Bir fincan demlenmiş oolong çayının yaklaşık olarak besin içeriği;
- Florür: DV’nin % 5 – 24’ü.
- Manganez: DV’nin % 26’sı.
- Potasyum: DV’nin % 1’i.
- Sodyum: DV’nin % 1’i.
- Magnezyum: DV’nin % 1’i.
- Niasin: DV’nin % 1’i.
- Kafein: 36 mg.
- DV: Size bir porsiyondaki bir besinin günlük diyete ne kadar katkıda bulunduğunu gösterir.
Sağlığa Olan Faydaları
Diyabeti Önlemeye Yardımcı Olabilir
Çayda bulunan polifenol antioksidanların kan şekerini ve insülin seviyelerini düşürmeye yardımcı olduğu ayrıca insülin duyarlılığını artırdıkları düşünülmektedir.
Buna göre, birkaç çalışma düzenli çay tüketimi, gelişmiş kan şekeri kontrolü ve daha düşük tip 2 diyabet geliştirme riski arasında bağlantılar olduğunu bildirmektedir.
Bununla birlikte son zamanlarda yapılan bir inceleme, günde 720 ml. Oolong çayı içenlerin tip 2 diyabet geliştirme riskinin % 16 daha düşük olduğunu gözlemledi.
Başka bir çalışma, günde 1,5 litre oolong çayı tüketen şeker hastalarının 30 günün sonunda % 30’a kadar daha düşük kan şekeri seviyelerine sahip olduğunu bildirdi.
Benzer şekilde, 30 gün boyunca her gün 1 litre oolong çayı tüketmek, ortalama kan şekeri seviyelerini % 3,3 düşürdü.
Bununla birlikte, tüm çalışmalar aynı fikirde değil ve hatta biri günde 480 ml. veya daha fazla içenler için diyabet geliştirme riskinin arttığını bildiriyor. Araştırmacılar, bu çalışmadaki olumsuz etkilerin olası bir nedeni olarak pestisit kontaminasyonunu (bulaşma) belirtiyorlar ve bu nedenle oolong çayından kaçınmayı önermiyorlar.
Kalp Sağlığını İyileştirebilir
76.000’den fazla Japon yetişkin üzerinde yapılan bir çalışmada, günde 240 ml. veya daha fazla oolong çayı içenlerin % 61 daha düşük kalp hastalığı riskine sahip olduğu gözlemlendi.
Dahası, Çin’de yapılan bir çalışma, günde 480 ml. Oolong veya yeşil çay içenlerde inme riskinin % 39 daha düşük olduğunu bildirmektedir.
Ek olarak, düzenli olarak günde 120 ml. yeşil çay veya oolong çayı tüketmek, yüksek tansiyon geliştirme riskinizi % 46’ya kadar azaltabilir. Ancak, tüm çalışmalar aynı fikirde değil.
Hatırlanması gereken bir şey, oolong çayının kafein içerdiğidir ve bu bazı insanlarda kan basıncını biraz yükseltebilmektedir. Bununla birlikte, bu etki düzenli kafein tüketimi ile kaybolma eğilimindedir.
Ayrıca, 240 ml. bir fincandaki kafein içeriği, aynı miktarda kahvede bulunan kafein içeriğinin yalnızca dörtte biri olduğundan, bu etkinin küçük olması muhtemeldir.
Kilo Vermenize Yardımcı Olabilir
Bilim adamları, oolong çayındaki bazı polifenollerin metabolizmayı hızlandırabileceğine ve diyetinizden emilen yağ miktarını azaltabileceğine inanıyor.
Bu polifenol antioksidanların ayrıca depolanmış yağları enerji için kullanmanıza yardımcı olan enzimleri aktive ettiği düşünülmektedir.
Bir çalışma, hem tam güçlü hem de seyreltilmiş oolong çayının katılımcıların günde % 2,9 – 3,4 daha fazla toplam kalori yakmasına yardımcı olduğunu buldu.
Bu kısmen çayın kafein içeriğinden kaynaklanıyor olabilir, ancak çay polifenolleri de bir rol oynayabilir. Bu fikri test etmek için araştırmacılar, tek başına kafeinin etkilerini kafein ve çay polifenollerinin bir kombinasyonuyla karşılaştırdı.
Her ikisi de yakılan kalori miktarını yaklaşık % 4,8 artırdı, ancak yalnızca çay polifenol ve kafein karışımı katılımcıların yağ yakma yeteneğini artırdı.
Bu, çayın yağ yakıcı etkilerinin sadece kafeinden değil, çaydaki bitki bileşiklerinden de kaynaklandığını göstermektedir. Bununla birlikte, çalışmaların hiçbiri bu artan enerji harcaması ve yağ yakmanın insanlarda önemli bir kilo kaybına yol açıp açmadığını netleştirmedi.
- Bazı Kanserlere Karşı Koruyabilir
Bilim adamları siyah, yeşil ve oolong çaylarda bulunan antioksidanların vücutta kansere yol açabilecek hücre mutasyonlarını önlemeye yardımcı olabileceğine inanıyor.
Yapılan bir çalışma, düzenli çay içenlerin ağız kanserine yakalanma riskinin % 15 daha düşük olabileceğini bildiriyor.
Diğer bir çalışma akciğer, yemek borusu, pankreas, karaciğer ve kolorektal kanserler için benzer koruyucu etkileri bildirmektedir. Bununla birlikte, çoğu araştırma çayın meme, yumurtalık ve mesane kanserleri üzerinde küçük veya hiç olmayan etkileri olduğunu bildirmektedir.
Ek olarak, bu alandaki çoğu araştırma, yeşil çayların ve siyah çayların etkilerine odaklandı.
Oolong çayı, yeşil ve siyah çayın ortasına düştüğünden, benzer faydalar beklenebilir. Bununla birlikte, özellikle oolong çayı hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
- Diş ve Kemik Gücünü Teşvik Ediyor
Bir çalışma, 10 yıllık bir süre boyunca her gün siyah, yeşil veya oolong çay içen kişilerin % 2 daha yüksek toplam kemik mineral yoğunluğuna sahip olduğunu gösterdi.
680 menopoz sonrası Çinli kadın üzerinde yapılan bir çalışma, düzenli olarak oolong çayı içenlerin, çay içmeyenlere göre % 4,5 – 4,9 daha yüksek kemik yoğunluklarına sahip olduğunu buldu. Ek olarak, son zamanlarda yapılan diğer incelemeler, çayın kemik mineral yoğunluğu üzerindeki benzer olumlu etkilerini bildirmektedir.
Son olarak, araştırmalar oolong çayı tüketimini azalmış diş plağıyla ilişkilendirdi. Oolong çayı aynı zamanda zengin bir florür kaynağıdır ve diş minesini güçlendirmeye yardımcı olabilir.
Riskler Ve Yan Etkileri
Oolong çayı yüzyıllardır tüketilmektedir ve genellikle güvenli olduğu düşünülmektedir.
Bununla birlikte kafein içeriği nedeniyle fazla tüketildiğinde, anksiyete, baş ağrısı, uykusuzluk, düzensiz kalp atışları ve bazılarında yüksek tansiyona neden olmaktadır.
Ek olarak, çok fazla polifenol antioksidan tüketmek, sağlığınız için iyi olmayan pro-oksidan görevi görmesine neden olabilir. Polifenol takviyeleri almaktan aşırı alım meydana gelebilir, ancak bu muhtemelen sadece çay içmekten kaynaklanmamaktadır.
Çaydaki flavonoidler ayrıca bitkisel besinlerde bulunan demiri bağlayarak sindirim sisteminden emilimi % 15 – 67 oranında azaltabilir. Düşük demir seviyesine sahip olanlar, yemeklerle birlikte çay içmekten kaçınmalı ve demir emilimini artırmaya yardımcı olmak için C vitamini bakımından zengin yiyecekler tüketmelidir.
Hem Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hem de Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) günlük 400 mg. kafein alımını güvenli olarak kabul ediyor. Bu günde 1,4 – 2,4 litre oolong çayına eşdeğerdir. Ortalama fincanın 240 ml. olduğu düşünüldüğünde, çok fazla kafein tüketmeden günde toplam 6-10 fincan oolong çayı içebilirsiniz.
Bununla birlikte, hamile kadınların günde yaklaşık 3-5 fincan oolong çayı olan en fazla 200 mg. kafein almaları önerilir.